İktisadi iki kavram olan faiz oranları ve tahvil arasında bulunan ters yönlü ilişkiler kolay kolay anlaşılması mümkün olmayan kavramlardır. Birçok yatırımcının kafasını kurcalayan sorulardan biri olan “Tahvil faizler sayesinde getiri sağlayan bir yatırım aracı ise neden faizler arttığında değer kaybediyor?” hakkında genel bilgilendirmemizi bu yazımız aracılığı ile sizlere yapacağız.  Tahvillerin getirisinden bahsettiğimiz süreç içerisinde tahvil fiyatı veya tahvil faizi olarakaynı anlama gelen fakat iki şekilde yorumlandırılan iki kavram kullanılıyor. Aynı zamanda bu konuda vereceğimiz bilgilerin yanı sıra “Tahvil ve Tahvil Fiyatı Belirlenmesi” hakkında bilgilerde vereceğiz.  

Tahvil Nedir? Tahvil Hakkında Detaylı Bilgiler


Tahvil devletlerin bütçe açıklarını kapatmak için hazineden satışa çıkardığı orta veya uzun vadeli borçlanma sebebiyle kullandıkları mübadele aracıdır. Bu özelliği sebebi ile tahviller en bilinen adı ile Devlet İç Borçlanma Senedi (DİBS) olarakta biliniyorlar. Eğer borçlanma senedinin vadesi 1 yıldan uzun ise tahvil, bu süreç bir yıldan kısa bir süreç ise bono olarak adlandırılıyor.

Tahvili hangi taraf çıkardıysa tahvili alan kişiye önceden belirlenmiş faiz oranları üzerinden borçlanmaktadır. Bu taraf yine aynı şekilde daha önceden belirlenmiş bir bedel ile borcunu vadesinde ödemek ile hükümlü olmaktadır. Şirketlerde borçlanma yöntemi olarak bu yolu kullanmaktadır. Şirketlerin satışa çıkardığı tahvil ve bonolar ise Özel Sektör Tahvili veya Bonosu olarak adlandırılıyor. Devletin satış için piyasaya sürdüğü tahvillerde borçlu taraf her zaman tahvili piyasaya süren kurumdur. Eğer tahvili piyasaya süren şirketler ise yine aynı şekilde borçlu olan taraf şirketlerdir. Bu sebeple devlet tahvilleri özel sektörde bulunan şirketlerin tahvillerine göre daha risksiz olarak kabul edilmektedir. Tahvil ve Bonolar birçok kriter ile belirlenmiş özelliğe göre ISIN olarak adlandırılmakta olan kodlama sistemi ile adlandırılıyor.

Tahvil Fiyatı ve Tahvil Faizi Nasıl Belirlenir?


İktisadi bir dil ile tahvilin çıkarılması işlemi ihraç, vadesinde ödenmesi işlemine ise itfa adı verilmektedir. Temel baz alındığında tahviller iskontolu fiyat üzerinden satışa sunulmaktadır. “İskontolu Satış” kavramını iyi bir şekilde anlamak için öncelikle “Nominal Değer” kavramının bilinmesi gerekiyor. Bu kavram satın alınan tahvilin ödeme zamanı geldiğinde ulaşabileceği maksimum değerdir. Örnek verecek olursak tahvil 50 Türk lirasından ihraç edildi. Ödenme zamanı yani vadesi geldiğinde bu miktar 90 Türk lirası olacaktır. Bunun sonucunda borçlu olarak gözüken taraf tahvili satın alan kişiye 90 Türk lirası ödemek zorunda kalacaktır. Arada bulunan 40 Türk lirası gibi bir fark yatırımcının yatırım yaptığı tahvilin ona olan getirisidir. Örneklerden anlaşıldığı gibi tahviller temel değerlerden satın alınarak vadesi geldiğinde satın alan kişiye kazançlar sağlamaktadır.

tahvil nedir, tahvil faiz arasındaki ilişki

Eğer yatırımcı tahvili vadesine kadar elinde tutmaya devam ederse tahvilin vadesi geldiğinde ödenmesi gereken yani vaadedilen tutarı almış olacaktır. Ancak tahviller ikincil piyasa üzerinde işlem gördüğü için ekonomide bulunan arz ve talebe göre değer kaybedecek veya değer kazanacaktır. Bu konuya da açıklık getirmek gerekirse yatırımcı elinde bulundurduğu tahvili vadesinden önce ikincil piyasada satışa sunarsa vadesinde alabileceği kazancı daha erken kazanmış olabilecektir. Tahvil faizi nasıl hesaplanır sorusunun cevabını vermek gerekirse,

Tahvilin Güncel Fiyatı = Nominal Değer / (1+i)n

Tahvil Fiyatı ve Faizler Arasında Bulunan İlişki


Faizler sürekli artış içerisine girdiğinde tahvil yatırımcısı konumunda olan kişinin elinde bulundurduğu tahvilin ikincil piyasada bulunan değeri sürekli düşüşe geçecektir. Bundan kaynaklı olarak yatırımcı gününü beklemeden satışa çıkardığı tahvili satarsa zarar edecektir. Buna rağmen tahvilin sonlanma zamanını beklerse tahvilin vade sonunda vaadetmiş olduğu nominal değeri olan 90 Türk lirasını alacak ve kâr etmiş olacaktır.